Artvin’in üstü altından daha değerlidir

Evrim KEPENEK / Diha
Maden arama şirketleri Artvin’in tepesi olarak tabir edilen Cerattepe ve Genya Dağı çevresinden bir türlü vazgeçmiyor. Yeşil Artvin Derneği de bunca yıldır kentin tepesini kazmak isteyen bu maden şirketlerine karşı mücadele ediyor. Direnişin başındaki isimlerden biri olan Yeşil Artvin Derneği’nin kurucusu ve başkanı Neşe Karahan’ın tüm hayatı, Artvin’i savunmak üzerine kurulu. Kendisine ait pastaneyi adeta direnişin merkezi haline dönüştüren Karahan, 20 yıldır verdikleri bu mücadeleyi anlattı.

Yıllardır sürüyor

Bu uzun bir hikaye aslında... Maden arama faaliyeti için bölgeye gelen şirketin yaptığı ilk sondaj, bölgede otlayan ineklerin hastalanarak telef olmasına neden olur. İneklerin etleri, araştırılma yapmak üzere Erzurum’daki Tıp Fakültesi’ne gönderilir ama etler ortadan kaybolunca şüpheleri daha da artan Neşe Karahan ve arkadaşları, derneği kurup mücadeleye girişirler. Bilgilendirme çalışmaları, basın açıklamaları ve mitingler... Bu arada hukuki mücadele de başlatılır. Şirketlerin ruhsatları, Erzurum 2. İdari Mahkemesi’nce iki kez iptal edilir.

Artvin’in de baş belası Cengiz İnşaat!

“Tam Artvin’i kurtardık” diye düşündükleri sırada, 17 Şubat 2012’de Özaltın Şirketi’nin Artvin’in çatısı olarak gördükleri Cerattepe ve Genya Dağı için maden arama yapılması için ruhsat başvurusu yaptıkları bilgisi ulaşır derneğe. Maden arama ruhsatını da alan şirket, maden arama hakların 2-3 ay sonra Cengiz İnşaat’a devreder. Bölge illerinde yaşam savunucularının “baş belası” olarak tanımladığı bu şirket, bu kez de Artvinlilerin başına bela olur. Artvinliler şimdi Cengiz İnşaat’a karşı mücadele ediyor.

12 Eylül’den beri

Yeşil Artvin Derneği Başkanı Neşe Karahan’a göre, 20 yıldır süren tüm talanların nedeni 12 Eylül 1980 darbesi. “Eğer darbe ile halk susturulmuş olmasaydı maden aramaya cesaret edemezlerdi” diyen Karahan’a göre, bölge insansızlaştırılırsa bölgeyi talan etmek daha kolay hale gelecek. Karahan bu nedenle tüm yaşam savunucularının “Maden arama Artvin’in intiharıdır gelin bu katliama bir kez daha engel olalım” diyerek Artvin’i savunmaya davet ediyor. Derneğin avukatlarından Bedrettin Kalın da şirketin maden arama ruhsatının iptali için Rize İdari Mahkemesi’ne dava açtıklarını ve yaklaşık 50 avukatın bölgeyi savunacağını, 21 Temmuz’da bölgeye düzenlenecek olan keşif sonrasında verilecek kararın bölgenin kaderini belirleyeceğini vurguluyor.

Talan için yasa

Hukuki mücadelenin de giderek zorlaştığını ifade eden Kalın, “AKP döneminde çıkartılan ‘acele kamulaştırma’ benzeri yasalarla hukuken de mücadele zorlaşıyor. Biz bu davaları açarak aslında mücadeleyi sürdürdüğümüzü ve kararlı olduğumuzu vurguluyoruz. Yoksa bu davalardan çok fazla sonuç alacağımızı düşünmüyoruz” diye konuşuyor. Kalın, 25 bin kişinin yaşamını etkileyecek olan madenin yaşam hakkını ihlal ettiğini ve buna karşı bütün demokratik mücadele biçimlerinin meşru olduğunu belirtiyor.

Artvin’de yıllardır mücadele eden isimlerden biri olan İsrafil Gültekin de, “Biz bunu kabul etmiyoruz. İktidar bizim kabul etmediğimiz bu maden çalışmalarını yıllardır bize dayatıyor. Biz bu şirketlerin adı değişse de bizlere vereceği zararın farkındayız. Şirket defolup gitsin. Katil şirket, Atrvin’i terk et” diye konuşuyor.

Kime sordunuz da yaptınız

Artvin’de maden çalışması yapılmasını istemeyenlerden biri de Artvinli Hikmet Bülbül. “Burası bizim yaşam alanımız. Siz kime sordunuz da buraları sermayeye verdiniz” diyerek tepkisini dile getiren Bülbül, “Maden araması yapılmak istenen bölge, Artvin’in beyni. Bir insanın beynini kazarsanız ne olur? Tüm vücut etkilenir. Eğer Artvin’in beynini de kazarsanız Artvin yok olur. Buna izin vermeyeceğiz” diye vurguladı.

‘Hayır diyoruz ama sesimizi duyan yok’

Yıllardır Artvin için mücadele eden başka bir isim de Ziya Çiftçi. Çiftçi, mücadeleden değil de seslerinin duyulmamasından şikayetçi. En çok da medyadan yana dert yanan Çiftçi, “Bizim mücadelemizi duyurmayan medya şirketlerin yaptığı en ufak bir çalışmayı allayıp, pullayıp sunuyor” diye vurguladı. “Madene hayır diyoruz ama sesimizi duyan yok” diyen Çiftçi iktidara seslendi. Çiftçi, “Artvin’de maden istemiyoruz. Yaylalarımızdan defolun gidin. Sermayenizi yaylalarımızdan çekin. Biz burada yaşamak istiyoruz” dedi.

Artvin’de yaşam alanı savunuculuğu yapan iki arkadaş Merve Terzi ve Deniz Nuh da, madenlerin Artvin’e geri dönüşü olmayan zararlar vereceğini düşünüyor. Çoruh Üniversitesi’nde Orman Mühendisliği bölümünde yüksek lisans yapan Terzi ve Nuh, Orman Mühendislerinin de konuya duyarsız kalmasından şikayetçi. Doğayı en çok da kendi meslektaşlarını savunması gerektiğini belirten Nuh, “Şirket halkı resmen kandırıyor. Şirket burayı kazmak için her yolu deniyor” dedi.

Herkes savunmaya katılmalı

Merve Terzi de maden arama çalışmasına başka bir açıdan bakarak, Artvin’i sadece Artvinliler’in değil Türkiye’nin her ilinden insanların sahiplenmesi gerektiğini söyledi. “Çünkü Artvin bir dünya mirası olabilecek potansiyel de yerleşim alanı” diyen Terzi, eğer maden çalışmalarına engel olunmazsa arama yapılacak olan alanlar dışındaki bölgenin de yok olacağına dikkat çekti.


Kafkasür direniş festivali

Şirket bir an önce faaliyetlerine başlamak isteyedursun, siyanürle altın madeni arama çalışmalarının planlandığı bölgenin hemen yakınında bulunan Kafkasör Yaylası’nda yaklaşık 34 yıldır kültür sanat festivali yapılıyor. Bu festivalde en çok dikkat çeken stantlardan biri de Yeşil Artvin Derneği’ne ait. Standın etrafına, “Artvin’in üstü altından daha değerlidir”, “Madene hayır”, “Burada maden arama çalışmaları yapılırsa bu güzellikler yok olacak” yazılı pankartları asan ve siyanürle altın madeni araması yapılan bölgelerdeki ekolojik yıkımların fotoğraflarını asan Artvinli yaşam savunucuları stantlarına uğrayan herkesi madenin zararları konusunda bilgilendirdi. Stantta gelenlerden biri de festival için Ankara’dan gelen Zeynep Duygu. Artvin’e hayran kaldığını belirten Duygu, yeşili ile ünlü Artvin’in maden çalışmaları ile yok edilmesinin kabul edilemez olduğunu belirtti.
ÖZGÜR GÜNDEM

0 comments:

Yorum Gönder

 
HOPA DEV-LIS/K © 2014. Yaşasın SOSYALİZM Yaşasın DEV LİS/K