Adana’da “Taşeron Soma’dır, çözüm yeni Greifler’dir!” şiarıyla düzenlenen panele katılan Greif ve Feniş işçileri, direniş süreçlerini anlattılar.

Greif direnişinin deneyim ve derslerinin yayılması için planlanan paneller/konferanslar dizisinin ilki bugün Adana’da gerçekleştirildi.
Adana Greif İşçileriyle Dayanışma Platformu tarafından “Taşeron Soma’dır, çözüm yeni Greifler’dir!” şiarıyla örgütlenen panelden önce Yusuf Ağlan’ın “So(r)ma’yı unutma” temasıyla biraraya getirdiği fotoğrafları sergilendi. Serginin ardından panele geçildi.
Soma’da, Şırnak’ta ve 15-16 Haziran’da katledilen işçiler için yapılan saygı duruşuyla başlayan panel açılış konuşmasıyla devam etti.

“Taşeronlaştırma kölelik demektir!”

Sermaye sınıfının işçi ve emekçilere yönelik saldırılarına her geçen gün yenilerini eklediği, hakları gasp ettiği ve geleceği çaldığı belirtilen konuşmada, patronların kâr hırsları uğruna esnekleştirme adı altında güvencesiz ve kuralsız çalışmanın dayatıldığı söylendi.
Konuşmada ayrıca şunlar ifade edildi: “Taşeronlaştırmanın işçi ve emekçilere yönelik kölece çalışma demek olduğu Soma işçi katliamında gözler önüne serilmişken, meclisteki taşeron yasasıyla köleliği baki hale getirmeye çalışıyor. Taşeron sistemine karşı, köleliğe karşı yine bu şiarla direnişe başladı Greif işçileri. Birliklerinin gücüne dayanarak, Kaveller’in ruhunu kuşanarak şalteri indirerek, fabrikayı işgal ettiler. İnsana yakışır şartlarda çalışmak ve yaşamak için kölece çalışma koşullarına hayır dediler. 'Her yer Feniş, her yer direniş' diyerek Haziran ruhunu sürdüren Feniş işçileri de sömürüye ve köleliğe hayır dediler. Soma, Seyitömer, Yatağan, Kazova ve daha nicelerinde işçiler emeklerini çalmaya kalkanlarla hesap sormak için eylem geçti.”
Açılış konuşmasının ardından sinevizyon gösterimi yapıldı.

“İhanete rağmen 60 gün direndik!”

Greif işçileri adına panele katılan Engin Yılgın da direniş sürecini ve karşılaştıkları zorlukları anlattı. Taşeron işçi oldukları için birçok işçiyle hakları ve talepleri hakkında tartışıldığını belirten Yılgın, iki büyük toplantı gerçekleştirdiklerini ve bunların ardından 5 oturumda biraraya geldiklerini söyledi.
Yılgın direniş süreci ile ilgili olarak şunları söyledi: “Sendika ağlarının ihanetine uğramamıza rağmen direnmeye kararlıydık ve en büyük hakkımız olan fili meşru militan direniş sergileyerek içerde ve dışarıda eylemliklerde bulunduk. Taşeron işçilerini örgütleyerek sendika ihanetini hesap sormak için fabrikadan çıkmama kararı aldık. 60 gün sonunda fabrikadan polis baskınıyla çıkarılmaya çalışıldık ancak ellerimiz kelepçeli çıkarıl sakta başımız dik bir şekilde cıktık. Sendika ağlarının ihanetine rağmen 60 gün direndik ve fili meşru mücadelemizi tüm işçi sınıfı nezdinde başarıya ulaştırdık.”

“Üretimden gelen gücümüzü kullandık!”

Panelde konuşma yapan Feniş işçisi Mehmet Doğan “en uzun soluklu direniş olarak 270 gündür devam eden direniş” sürecini anlattı. “İlk başladığımızda iki gün iş bırakma eylemi yaptık ve maşımızı hemen ardından yatırıldı. İşçi arkadaşlarla sohbetlerimizde üretimden gelen gücümüzün aslında ne kadar büyük bir güç olduğunu, alınteriyle kazandığımız haklarımızın nasıl gasp edildiğini tartışıyorduk” diyen Doğan, üretimi durdurma kararı verdiklerini ve ardından dayanışma geceleri ile eylemlikler düzenlendiğini anlattı.
Konuşmaların ardından forumlar düzenlendi.
Kızıl Bayrak / Adana

0 comments:

Yorum Gönder

 
HOPA DEV-LIS/K © 2014. Yaşasın SOSYALİZM Yaşasın DEV LİS/K